Dantel dantel evler, masalı taşın
Güneş öpmüş gibi sarı
Abarranın ucu çarşı
Çarşıda telkari
Telkaride ayna
Tel tel büküyor zamanı
Yanık tarçın kokulu sokaklarda
Kuytu abbarada
Nirva’nın yüreği pır pır
Yeşil mürekkeple iki satır
Abarranın ucu çarşı
Çarşıda telkari bir mülazım (*)
Nirva’nın yanakları al al
Tavus kuşu iğnenin aksi
Altın varaklı koca aynada
İstanbullu Ayla alsa mı iğneyi
Kolye takım mı almalı, tel tel telkari
Aynada bir an belirdi Nirva
yakasında tavus
Ayla göremedi onu, kazaziye küpede gözleri
Telkari bir mülazım
Zamanı tel tel ayırdı, büktü ayna
Nirva yüzyıl öncesi aynada
Pazarlıkta Ayla, görmedi, göremedi
Karıştı turistlerin uğultusuna
Kuytu abarrada, gülümsemesi aşıkların
Dantel dantel evler, masalı taşın
Güneş öpmüş gibi sarı,
Abarranın ucu çarşı
Çarşıda telkari
Telkaride ayna
Tel tel büküyor zamanı
Yanık tarçın kokusu sokaklarda
Ayna hep orada
Nirva gülümsüyor aynadan
Telkari bir gerdanlık boynunda
Al al yanakları
Işın Güner Tuzcular
(*) Atilla İlhan