2018 yılını Tanpınar’ın hikaye ve romanlarını inceleyerek geçirdik. Yazdıkları Yaşadığı Gibi olan yazarın tüm satırlarıyla hemhal olunca aksülamelimiz uyandı, kimi ciddi kimi samimi Tanpınar’a seslenmeye başladık.
Zihnimizden dökülenler yekpare zamanda kalemle yakalandıkça seslerin her biri mektup biçimine dönüştü. Türlü türlü hitaplarla ona seslenirken kendi dertlerimiz açığa çıktı ister istemez. Tanpınar’a gönderilen mektupların hepsi, çiçeği burnundaki edebiyat sitesi Pazartesi14’de.
Erken Cumhuriyet’in Sert Edebiyatı
Edebiyatın Aynasında İktisat başlığıyla kapitalizmin doğduğu Batı’yı, 14. yüzyıldan başlayarak farklı edebi metinler ışığında daha önceki Papirüs sayılarında incelemiştik. Sıra yaşadığımız coğrafyaya gelmişti ve yaşanan iktisadi olguları yansıtan edebiyat eserlerini göz önünde tutarak yolumuza devam edecektik. Hiç kuşkusuz Cumhuriyet’in ilk yılları içerisinde yazılmış ve yayımlanmış edebi metinlerin, yeni devletin iktisadi olgularını nasıl aktardıklarını masaya yatırmak gerekliydi. Uzun, zorlu savaşlardan çıkmış bir toplumun, hayli küçülmüş ve daralmış ekonominin içinde yaşadıklarını gösteren edebi metinlerin önemli sayılanlarını inceledik.