Gölgelerin içinde buğulu bir suret 
Sessizce yansıyan aynada

Sorgulayan bir göz
Döken suretini sırra 

Kimbilir hangi zamandan

Hangi çağa akmakta

İçinde geceye karışan bir bozkurt 
Ve nice şamanların şifalı büyüsü saklı

Tütsülerle çevrili saçlarının dalgası
Tel tel bağlamakta onu bulunduğu ana

Tevekkül bir kabullenişte
Dudağının küsmüş duruşu suskun

Bakışlarıysa delip geçmekte bedeni

Saklı olanı görmek

Susulanı duymak gibi bir şey

Hangi duyunun  karışımıdır bu suret?
Suret ki geçmişten geleceğe 
Köprüdür ruha…

Havva’dan Buğu’ya
Kaç ruh taşımıştır bu beden?
Sırtında ve sırrında
Ve taşıyacaktır sonsuza

Ayşen Cumhur Özkaya