Organik kavramı son yıllarda pek popüler oldu. Öncelikle yediğimiz içtiğimizin doğal olmasının sağlıklı yaşamamız için gerekli olduğunu anlatan yetkili ya da bazı yetkisiz kişiler, doğallığı ‘organik’ sözcüğü ile taçlandırmaktalar sürekli.
Araştırmalara göre, organik üretim ilk olarak Ege Bölgesi’nde başlamış ve ilk yetiştirilen ürünler ise kuru üzüm ve kuru incir olmuş. Ülkemizde ilk resmi organik tarım hareketi 1992 yılında Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği’nin kurulmasıyla başlamış.
En başta meyve, sebze, yumurta ve yoğurt gibi temel gıda ürünleri marketlerde ayrı raflardaki yerlerini aldı, üstelik normallerinin kaç mislisi fiyat etiketleriyle. Sonrasında hammaddeleri pamuk ve yünlerden oluşan giysi, çarşaf, yatak gibi tekstil ürünleri ve daha niceleri dahil oldu. Zamanla kişisel bakım ve ev temizlik malzemeleri de eklendi.
Ne derece hakkıyla üretip pazarlandığı meçhul olsa da, organik tarım için ancak belli şartları yerine getirenler üretim ve satış yapabilmekteymiş. Buraya kadar her şey güzel de, köşkün organiği nasıl olur acaba? Şaşırdınız mı bilemem ama ben de duysam inanmakta zorlanırdım herhalde. Koşuyolu semtinden arabayla geçerken ‘Organik Köşk’ yazılı sütun ilk gözüme çarptığında yanlış gördüm sanmıştım. Daha sonra geçişlerimde yanılmadığımı fark edince merakıma mucip oldu. Soracak birini aradı gözlerim, bahçe kapısındaki görevliye bakındım yerinde yoktu. Acaba kullandıkları demirler mi organikti, çatısındaki kiremit taşları mı, yoksa dış cephesindeki kaplama malzemesi ya da katlamalı camekânı mı organik yapılmıştı da, adını o yüzden mi öyle koymuşlardı? Öğrenemesem de yol boyunca köylerdeki yıllar önce yapılmış evlerden daha da organiği olamaz diye düşündüm. Köy evi dendi mi genellikle yığma ya da tahtadan, hatta dışı kışın ısıyı tutan, kerpiçten, zemini tahta döşemeli, iki katlı, tırabzanı, basamakları ve pencereleri tahtadan yapılmış evler gelir gözümün önüne. İçindeki taş ocağı, o ocakta yanan odun ateşinde közlenen mısırların kokusunu hatırlarım. Çocukluğumdaki dede evinde; gerektiğinde banyoya dönüşen çok amaçlı gömme yüklükler bile canlanır hafızamda.
Yolda bir bankanın organik evler sloganıyla Mortgage kredi reklamını görmem de cabası. Elimdeki dergide gördüğüm görsel, tam da bu işte dedirtti bana. Organiğin ta kendisi denilecek ev… Ormanın içinde, ağaca dolanmış tahta merdivenle çıkılan… Ve ağacın tepesine yapılmış o kulübede kuşların cıvıltısını duymak istedim…

Özlem Gemici