kumruyla çocuk yan yana

konup – oturmuşlar pencerenin pervazına

önce çocuk yanaştı ardından kumru

buluşunca ikisi bir kahkahadır koptu

kumru çocuk ne güzel şeysin

güneş olmuş parlıyor masumiyetin

çocukla kumru benzerler biraz

ürkmeye görsün yolcusudur kesif sisin

bir daha o pervazı bulamaz

gökyüzü dumanlandı birden

yağmur şimşek hız kesmeden

karanlık bir el sokuldu yanına

bizim kumru çocuğu itiverdi sokağa

gül renkli yanakların alı silindi

kavruk güz yaprakları ilişti

yaş doldu gülen gözlere ne yazık

kitaplarla tanışamadı kumru çocuk

yıllar yollar geçti üstünden

büyüdü kumru çocuk ninni dinleyemeden

altında pis battaniye sokaklar oldu evi

yanında tek yâreni siyah sokak köpeği

kumru çocuk, hem kumrudur hem çocuk

akıl sır erdiremez başına gelenlere

düşünür durur da

o anlarda işte dostlar, derinden üfler ney

aynı sözler dökülür

dudaklarından olmuş artık mey

Sırçadanmış canı o içten gülüşün

Kelebekmiş ömrü kanatlı yükselişin

Ben beni bilmişim de

Sen beni görmedin ya

Gülayşen Erayda

G.E / N.İ