…1928 – 22 Temmuz 2014
Sahne sözcüğü, politikacının kendini gündemde tutmak için kullandığı yapay alana, rol yapma sözcüğü, olduğundan başka görünme aldatmacasına işaret ediyor. Hatta bir de rol kesme deyimi var. Kendini öne çıkartmak (…) için özentili tavır takınanları tanımlamak için kullanılıyor.
(…) Kısacası, kamu düşüncesinde tiyatro bir aldatma sanatı olmuş çıkmış. Yapay etkileme hünerlerine başvurarak karşısındakini kandırmayı bile beceremeyeni “tiyatro yapıyor” diye aşağılıyoruz. (…) Tiyatro kötü bir kandırmaca sanatı sanki.
Köhne bir sanat anlayışıyla kotarılmış sözde gerçekçi oyunların, duygu sömürüsü yapan aile dramlarının, sulu güldürülerin, görsel ve sözel şatafata boğulmuş gösterilerin, (…) kasıntılı tarih oyunlarının ayakta alkışlandığına şaşmamalı.
Seyirci, bir aldatmaca saydığı bu sanattan fazlasını beklemiyor ki! Ezberlediklerinin onaylanmasını yeterli sayıyor, (…) hoşça vakit geçirdiği birkaç saati kâr sayıyor anlaşılan.
——————————————————————
Türkiye Tiyatrosunu “Doğurdu” O.
Türkiye’de tiyatronun filozofuydu o. Hayatı boyunca insan üstü bir özveriyle, emekle, özenle sarıp sarmaladığı, pamuklara sardığı, adeta “doğurduğu” tiyatroya gerekli ve yeterli önemin verilmemesine içerlediğinin bir kanıtı değil mi sizce de yukarıda kendisinden alıntıladığım satırları?
Pek çok eseriyle ve çok sayıda makalesiyle tiyatroya yön veren Prof Dr. Şener, “İzleri Kaldı” tiyaro eleştirisi adlı çalışmasında, tiyatronun neden kazanılmış bir zafer olması gerektiğini şöyle açıklıyordu:
“Düşlerimiz de gerçeklerimizin bir parçası değil midir? Tam bilincinde olalım olmayalım kendi oyunlarımız düşlerimiz ve gerçeklerimizle yüzleşmiş insanlığın ortak acılarını da sevinçlerini de paylaşmış olarak çıkıyoruz oyundan”.
Şener, Adalet Ağoğlu eserleri üzerine “Tiyatro Eserlerimizde Kadın İmajı” gibi başlıklar altında yazdığı makalelerle bir kadın olarak tiyatro yapıtlarındaki kadına bakış açısını sorgulular ve “…kötü eş, kötü anne imgesini yansıtan suçlu ve günahkar kadın tipi yaratılmıştır. Kadına karşı takınılan bu olumsuz tavırda yazarlarm özellikle mütareke yıllarında istanbul’daki varlıklı züppe kesimin yaşama biçiminden edindikleri izlenimlerin payı vardır...” diyordu.
Tiyatronun ciddiye alınması gerektiğini düşünen ama alınmadığını düşündüğü için ise, bazen kızan bazen üzülen tiyatronun filozofu, hocaların hocası Prof Dr. Savda Şener’i, bir gösteri duyuru tarihi olmasını umduğumuz o gün, işte o gün, 22 Temmuz 2014′ de kaybettik. İşte o gün takvimlere insanlığın ortak acısı olarak düştü. Her şey gerçekti; sahne, dekor, oyuncular…
Düşlerimizi de onunla birlikte yitirmiştik. Bembeyaz saçlarıyla, yüzündeki gülümsemesiyle tiyatroyu “doğurmuştu” 0. Tiyatro dünyasında katettiği yolun sonunda, topluma kazandırdığı çok sayıda tiyatro insanının yanı sıra, vakıf, oda, sivil toplum örgütlerinin yayımladıkları taziye mesajlarıyla, kalabalıklarla ve çiçeklerle uğurlandı.
Üzgündü öğrencileri, üzgündü sanat dünyası, üzgündü değdiği, dokunduğu her şey, herkes…
Sahne sanatlarının ışıltılı, renkli, bol alkışlı oyunlarından uzaktı, gerçekti. Ölümdü…
Altı yıl oldu, şimdi O her aklımıza düştüğünde gülüşüyle aydınlanıyoruz.

Prof Dr. Sevda Şener Kimdi?
Tiyatro dünyasında “Hocaların hocası” lakabıyla biliniyordu. Tiyatro araştırmacısı ve eleştirmenidir Şener. İlköğrenimini değişik illerde tamamlayıp, orta öğrenimini Ankara ve Eskişehir’de bitiririr. Sonra, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden 1956 yılında mezun olur. Üniversitenin Tiyatro Enstitüsü’nün kurulduğu 1958 yılında asistanlık sınavı açılır ve Akademik kariyerinin sınavlarından ilkini başarıyla geçer. Daha sonra o basamakları tek tek geçeçek olan Şener, 1962 yılında doktora tezini “Musahipzâde Celal ve Tiyatrosu” adlı konu üzerine verir. Şener, aynı yıllarda Tiyatro Enstitüsü’ne eleştiri ve oyun yazarlığı konularında ders vermek üzere ABD’den gelen, Prof. Dr. Kenneth MacGowan’ın (ABD’li Tiyatro Eleştirmeni, yönetmen ve yapımcı, 1888-1963) ve Prof. Dr. Grant Redford’un (ABD’li akademisyen, 1908-1965) yardımcılığını da üstlenir. Bununla da yetinmeyen Prof. Dr, Sevda Şener, tiyatro alanında akademik bilgisininin sınırlarını aşmak için İngiltere Bristol Üniversitesi Drama Bölümü’nde iki dönem ve Viyana Üniversitesi Tiyatro Bilim Enstitüsü’ nde bir dönem olmak üzere seminer ve derslere katılır. Türkiye’ye döndükten sonra, DTCF Tiyatro Bölümü’ nden 1967 yılında doçent, 1972 yılında profesör unvanını alır Şener. Aynı bölümün 1976-1981 ve 1985-1994 yılları arasında bölüm başkanlığı görevini yürütür.
Şener, 1995 yılında emekli olur.
Sempozyum, seminer, ve panellere katılır
Emekli olduktan sonra birçok ilde, üniversiteler ve çeşitli kültür – sanat kurum ve kuruluşlarının düzenlediği sempozyum, seminer, panel ve açık oturumlara katılır, bildiri ve konferanslar verir, radyo ve televizyon konuşmaları yapar. Tiyatro kuramları, dramaturji, eleştiri kuramları, estetik, çağdaş sanat, modern ve modern sonrası tiyatro konularında eğitmenlik yapar. Birçok makale, kitap ve eleştiri yazan Sevda Şener, bir dönem Bilkent Üniversitesi’nde de ders verir. Tiyatro Teorisi, Tiyatro Eleştirisi, Dramaturji, Eleştiri Kuramları, Çağdaş Sanat, Modern Zaman ve Sonrası Tiyatro, Çağdaş Türk Tiyatro Edebiyatı gibi uzmanlık alan derslerini Ankara Üniversitesi DTCF Tiyatro Bölümü’nde, AÜ İletişim Fakültesi’nde, Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda, Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Tiyatro Bölümü ve Türk Edebiyatı Bölümü’nde verir.
Eleştirileri pek çok gazetede yayımlanır
Radikal gazetesinin kültür eki Radikal 2’de tiyatro eleştirileri yazar. Maske und Kothurn, Devlet Tiyatrosu, Türk Tiyatrosu, Ulusal Kültür, Tiyatro, Tiyatro 76-79, Birikim, Tiyatro Araştırmaları Dergisi, Milliyet Sanat, Türk Dili, Çağdaş Eleştiri, Oluşum, Adam Sanat, Gösteri dergileri ile Hürriyet ve Hürgün gazetelerinde tiyatro eleştirisi ve araştırma yazıları yayımlanır.
Oyunlarıyla emek ödülünü alır
Ayrıca 1990’da Avni Dilligil Jüri Özel Ödülü’nü ve Tiyatro ve Televizyon Yazarları Derneği Hizmet Ödülü’nü, 1992’de Uluslararası Adelaide Ristori Ödülü, 1993’te Kültür Bakanlığı Tiyatro Eleştiri-İnceleme-Araştırma Ödülü’nü, 1994’te Tiyatroda Yılın Kadını Ödülü’nü, 1999’da Afife Jale Ödülü’nü, Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü’nü, 2001’de Çankaya Belediyesi Hizmet Ödülü’nü, 2002’de Ankara Sanat Kurumu Onur Ödülü’nü, 2004’te 9. Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali Tiyatro Emek Ödülü’nü alır.
Edebiyatçılar Derneği’nin üyesi olur
Uluslararası Tiyatro Enstitüsü Türkiye Millî Merkezi üyesi olarak görev yapar. Dil Derneği, Türkiye Felsefe Kurumu, Tiyatro Eleştirmenleri Birliği (kurucu üye), Edebiyatçılar Derneği, Tiyatro Bölümü’nden Yetişenler Derneği üyesi olur. Sevda Şener, tiyatro alanına bir çok önemli eser bırakır.
Musahipzade Celal’in oyunlarını özenle inceler
Şener tiyatro alanında çok değerli eserler verir. Eserlerinden özenle damıttığı makaleler, makalelerinden damıttığı kitaplarıyla bir küllliyat oluşturur.
Şener, 1963’te yayımlanan, aynı zamanda doktora tezi olan ilkkitabı Musahipzade Celal ve Tiyatrosu’dan başlayarak bilim insanı kimliğini kanıtlar. Konuya ilişkin araştırma sonuçlarını, titizlikle inceler, analiz eder ve ortaya çıkarır. Asıl adı, Musahipzade Mahmut Celalettin olan 1868-1959 yılları arasında yaşayan ve 21 oyun yazmış olan Musahipzade Celal hakkındaki bu kitapta, yazarın yaşamı, kişiliği ve yapıtları enine boyuna irdelenir. Halk sanatçısı olarak nitelendirdiği yazarı özenle ve nesnel bir biçimde ele alır.
Sosyolojik, ekenomik ve kültürel mercek
Sevda Şener’in ikinci kitabı, doçentlik tezi olan Çağdaş Türk Tiyatrosunda Ahlak Ekonomi Kültür Sorunları (1971) adını taşır.1923’ten 1970’e kadar yazılmış olan tiyatro oyunlarından hareketle, tiyatromuzu sosyolojik, ekonomik ve kültürel olarak mercek altına alır.
İnsanı irdeler
Sevda Şener’in üçüncü kitabı, Çağdaş Türk Tiyatrosunda İnsan adını taşıyor. Hocanın profesörlük tezi olan bu kitap, bu kez 1923-1972 tarihleri arasında yazılmış olan yerli oyunlardaki insanı, insanın ele alınışını irdeliyor ve çok önemli sonuçlara ulaşıyor.
Ders kitabı olur

“Dünden Bugüne Tiyatro Düşüncesi” Sevda Şener’in, baskısı en çok yapılan, en çok okunan, tiyatro okullarına ders kitabı olarak konulan eser olur. Antik Yunan’dan bugüne kadar her dönemde etkili olan tiyatro akımlarını ve kuramlarını kronolojik bir sıralamayla, karşılaştırmalı biçimde incelendiği kitap, Türkiye’de tiyatro tarihi alanındaki başyapıtlardan biri olur. Bir tiyatro seyircisinin de rahatlıkla okuyup anlayabileceği bir dille kaleme alınanan eser, büyük kitlelere tiyatroyu sevdirme başarısını da gösterir. Kitap yrıca Şener’in, tiyatroda düşünsel temel oluşturmak için yeniden batı tiyatrosuna yöneldiği kitaptır.
Drama özgü olanı arar
Sevda Şener’in bir diğer önemli eseri ise,”Yaşamın Kırılma Noktasında Drama Sanatı” kitabıdır. Şener, bu kitabında dram sanatına ilişkin olan öğeleri bütünlüklü bir yapı içinde ele alır ve boşluğa yer vermeyecek bir biçimde birbiryeriyle ilişkilerini kurar. Drama Özgü olan Nedir? Tragedya nedir? Trajik olan nedir? Çağımızda da trajik olandan söz edebilir miyiz? Komedya nedir? Komik olan nedir? Hala saf türler var mı? Trajik komedyaya da kara komedya neden ve nasıl ortaya çıkmışlardır? gibi sorulara yanıt verir.
Cumhuriyet dönemini irdeler
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları için kaleme aldığı “Cumhuriyet’in 75.Yılında Türk Tiyatrosu”, yazarın bir diğer önemli eseri.
Cumhuriyet öncesinden başlayan kitap, özellikle Cumhuriyet dönemi tiyatrosunu kapsar. Sosyolojik, tarihsel, sanatsal başlangıç ve bitiş noktaları arasında kalan yirmi yıllık dönemler halinde hazırlanan kitap, dönemler arasındaki ilişkileri nedensellik bağlarıyla birbirlerine bağlar.
Tiyatronun işlevini sorgular
Prof. Dr. Sevda Şener’in, düşünsel birikimini damıttığı makalelerinin yer aldığı ilk yapıtı, “Oyundan Düşünceye” adlı kitabıdır. Kitapta, Şener’in çeşitli dergi ve gazetelerde yer alan ve geniş bir yelpazeye yayılan, tiyatronun kaynağına, işlevine, yaygınlığına ve estetiğine ilişkin bilimsel makaleleri yer alır. Aile, kadın, kurtuluş savaşı gibi temalarda yazılan oyun incelemeleri de bu kitapta önemli yer tutar. Ancak bu kitabının, basımı ve dağıtımından memnun kalmaz, kitapta bir arada bulunan makalelerini konularına göre ayırır, başka makaleler ekler ve iki yeni kitap daha yayımlar; “Gelişim Sürecinde Türk Tiyatrosu” ve “İnsanı Geçitlerde Sınayan Sanat: Dram Sanatı”.
Tiyatronun sesini arar
Gelişim Sürecinde Türk Tiyatrosu’nda, çeşitli makaleleriyle tiyatronun “sesini arama sürecini” irdeler. Reşat NuriGüntekin’den Cevat Fehmi Başkut’a, Aziz Nesin’den Orhan Kemal’e, Ahmet Kudsi Tecer’den Dinçer Sümer’e dek yazarlık serüveninin izi sürülür.
Eserleri
Oyunlar ve Gerçekler, 2007, Dost Kitabevi, ISBN 978-975-298-315-1
İzleri Kaldı Tiyatro Eleştirileri, 2006, Dünya Yayıncılık, ISBN 978-975-304-287-1
Gelişim Sürecinde Türk Tiyatrosu, 2003, Alkım Kitabevi, ISBN 978-975-6363-12-6
Dram Sanatı: İnsanı Geçitlerde Sınayan Sanat, 2003, Mitos – Boyut Yayınları, ISBN 978-975-8648-40-5
Elveda Dünya Merhaba Kainat Mehmet Baydur’un Ardından, 2002, Mitos – Boyut Yayınları, ISBN 978-975-8648-17-7
Yaşamın Kırılma Noktasında Dram Sanatı, 2001, Dost Kitabevi, ISBN 978-975-8457-99-1
Dünden Bugüne Tiyatro Düşüncesi, 1998, Dost Kitabevi, ISBN 978-975-7501-16-9
Cumhuriyet’in 75. Yılında Türk Tiyatrosu, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, ISBN 975-458-135-5
Yaşamın Kırılma Noktasında Dram Sanatı, 1997, Yapı Kredi Yayınları, ISBN 975-363-703-9
Oyundan Düşünceye,1993, Gündoğan Yayınları, ISBN 975-520-072-X
Makale ve bildirileri
“Images of Woman in Turkish Drama as İllustrated by the Plays of Adalet Ağaoğlu”, JTL (Journal of Turkish Literature, Bilkent University Center for Turkish Literature, 2005. S 85-92.
“Ihlamur Ağacı”, İnce Anlatılar Ustası Vüs’at O. Bener, Tüyap Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. 2005. S:73-82.
“Klasikten Moderne Tiyatro Yazarının Etik Duyarlığı”, Erdem. Atatürk Kültür Merkezi Dergisi, Cilt 15, Sayı 44, Eylül 2005. S: 73-82.
“Kültürel Kimliğin Tiyatrodaki Yansımaları”, Türk Kültürü ve Kimliği, İstanbul Kültür Üniversitesi yayını, 2006. S: 136-157.
“Tiyatro”, Türk Edebiyatı Tarihi IV. Cilt, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yay. 2006. S. 181-210
“ Shakespeare’s World of Intrique”, Tribute to Professor Oya Başak, Boğaziçi Üniversitesi Yayınları, 2005. S: 379-385.
“ Sanat Eleştirisinde Özgün Yorum ve Yaratıcılık”,8. Ulusal Sanat Sempozyumu 18-20 Ekim 2006, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yayınları, 2006. S: 581-588.
“Tiyatro Sanatında Zaman ve Mekân”, İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi’nde düzenlenen Sempozyumda bildiri olarak verildi. Kasım 2005
“Fırtına”, Adana Devlet Tiyatrosu Dergisi, 2005
“Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası” Ankara Devlet Tiyatrosu Dergisi, 2005- 2006.
“Yangın Bacayı Sarınca”, Tiyatro dergisi…..
“Mutlu Günler – Oyun Sonu”, Tiyatro dergisi, Temmuz 2006.
“Yönetmenin İmzasını Öne Çıkaran Bir Tragedya : Antigone”, Gösteri Dergisi, 2006.
Fatoş Öcal Kara
Kaynaklar
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Hasan Erkek
Tiyatro Araştırmaları Dergisi,30:2010/2 • ISSN: 1300-1523