(29 Eylül 1883-16 Kasım 1935)
Şair, yazar, öğretmen, milletvekili, tüccar.
Aşk ve Kadın Şairi, Feminist Şair, Şair-i nisai, Beyaz Gölgeler Şairi.
Servet-i Fünun yazarı, Edebiyat-ı Cedide’nin son talebesi, Fecr-i Ati’nin reisi.
1883 Yılında İstanbul-Aksaray’da doğdu. Babası Yemen valisi İsmail Hakkı Paşa, annesi ilk kadın tiyatro yazarlarımızdan, hatip ve şairliği ile de bilinen Fehime Nüzhet Hanım’dır. Küçük yaşında şiir okuma kabiliyeti ile II.Abdülhamit’in dikkatini çekerek ‘’liyakat nişanı’’ almıştır. Şemsü’l-Maarif’te ilk öğrenimine başlamış, Terakki Numune Mektebi ve Davud Paşa Deniz Rüştiyesi’nden sonra Vefa Lisesi’ni bitirmiştir. İki yıl İstanbul Hukuk’a devam ettiyse de mezun olamamıştır.
1903’te Hariciye’de kalem memuru, İstanbul’daki çeşitli ortaokul ve liselerde Fransızca, Türkçe, edebiyat ve kompozisyon öğretmenliği yapmıştır. 1917-1918 yıllarında ise ticaretle uğraşmıştır.
Üç kez evlenmiştir. Birinci evliliğini Halet Hanım’la yapmış; Nüzhet, Nüveyre, Berin (Cumhuriyet gazetesi sahibi Nadir Nadi’nin eşi) doğmuştur. İkinci evliliğini Lütfiye Hanım’la yapmıştır. Üçüncü evliliğini oyun yazarı Aliye Hanım’la yapmış, Türkay Erozan ve ünlü patalog Prof. Dr. Yener Erozan doğmuştur. Celal Sahir’in çocuklarından sadece Türkay Erozan’ın çocuğu olmuş ve dedesinin adı verilmiştir (Celal Sahir Erozan, Bodrum-Maça Kızı Oteli’nin sahibi).
Faik Ali Ozansoy’un kullandığı Zahir adına benzeterek kendi de ‘’Sahir’’adını almıştır. Bir dönem “’Hakkı Naşir, Ahmet Celal, Şarik, Velhan ve Hikmet Celal‘’ takma adlarıyla şiirler yazmıştır. Şiirlerinin başlıca teması kadınlar olmuştur. Demet adıyla bir kadın dergisi çıkarmıştır. Birçok yazısında kadın haklarını savunmuş ancak bu hakların bazı kural ve şartlar altında toplumsal yapımızı sarsıntıya uğratmayacak şekilde elde edilmesini istemiştir.
Türkçülük hareket organları olan Türk Derneği ve Türk Yurdu dergilerine yazılar yazmıştır. Türk Dil Kurumu’nun kurucu dört üyesinden biridir. Kendisinin önerisiyle söz kökünden ‘’sözlük’’ kelimesi üretilerek dilimize kazandırılmıştır. Atatürk’ün isteğiyle TBMM’nin III. döneminden vefatına kadar Zonguldak Milletvekilliği yapmıştır.
“Celal Sahir, hayalimizdeki şairdi: Uzun saçları, ince vücudu, solgun yüzü ve daima rüya içinde bakan gözleriyle… Gözleri!..Bunlar sahiden iki nadide mücevherdi: Menevişli, lacivert gözler! Şıktı, temizdi, titizdi ve çok dosttu, çok insandı .” (Yusuf Ziya Ortaç-İstanbul Şehir Ünv. Kütüphanesi-Taha Toros Arşivi)
52 yıllık ömründe Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti devletine geçiş sürecinin bütün aşamalarını yaşayan, zayıf bir bünyeye sahip olan ve sık sık hastalanan Celal Sahir, akciğer kanserinden 16 Kasım 1935‘te Kadıköy’deki evinde vefat etmiş, Bakırköy’deki aile kabristanına defnedilmiştir.
Celal Sahir, Servet-i Fünun’un en genç şairlerindendir. Sanat hayatı; Edebiyat-ı Cedide dönemi, Fecr-i Ati şiirleri, Türkçülük dönemi ve Cumhuriyet sonrası olmak üzere dört evreye ayrılabilir.
Şair,1908’den sonra Fecr-i Ati topluluğuna katılmış, ardından milli edebiyat anlayışını benimsemiş, “yeni lisan” hareketini desteklemiş, Türkçü düşünceyi savunmuş, bu anlayış doğrultusunda Mehmet Emin’in etkisinde, sade bir dille ve hece vezniyle manzumeler yazmıştır. 1.Dünya Savaşı’nın çıkması üzerine vatan teması işleyen Gönüllü Türküsü, Kafkas Türküsü, Köyde Kalanın Türküsü gibi şiirler kaleme almış, bunlarda halk şiirinin deyiş ve biçim özelliklerine yaklaşmıştır.


Başlıca Eserleri:
Şiir:
Kardeş Sesi -1908
Beyaz Gölgeler – 1909
Buhran – 1909 (Mensur Şiir)
Siyah Kitap – 1911
İstanbul İçin Meb’us Namzedlerim – 1919 (Şiir –Hiciv)
Çeviri:
Simon – 1913
Antoloji:
Kıraât-ı Edebiyye 1912, 1914
Müntehâb Çocuk Şiirleri 1918-1919
Diğer:
İmlâ Lûgati – 1929
Şiirlerinden bazı alıntılar:
‘’Başımla gönlümü edemedim eş.
Birisi yüz yaşında biri yirmi beş.’’
(Başımla Gönlüm)
‘’Bütün hayatımı onlar verir de ben yazarım.’’
‘’Kadınlar olmasa öksüz kalırdı eş’arım.’’
(Kadın Saçıyla Yazılmış Şiir)
‘’Bir yığın toz olmuş ruhumun kederi,
Dünyanın buruşuk yüzüne yağıyor.’’
(Buhran)
Hacer Keleş
Kaynakça:
Karaca, Nesrin (2000). Celal Sahir Erozan. Cumhuriyet Kitap, S. 526, s. 14-15.
Karaca, Nesrin Tağızade (1992). Celal Sahir Erozan. Ankara: Kültür Bakanlığı.
Karaca, Nesrin Tağızade (2003). II. Meşrutiyet Dönemi Türkçenin Sadeleşmesi Tartışmalarında Celal Sahir Erozan. İlmî Araştırmalar, S. 16, s. 55-64.
Okay, M. Orhan (1993). Celâl Sahir Erozan. TDV İslâm Ansiklopedisi. https://islamansiklopedisi.org.tr/celal-sahir-erozan,
Ünalmış, Oğuz (2005). Şairler ve Yazarlar Sözlüğü. Ankara: Akçağ Yayınları
Ekşi Sözlük